Irak Kürt Bölgesel Yönetiminde Gözlemler: Hükümet Kurma Sürecinde Son Durum

Oytun Orhan, Araştırmacı, ORSAM, Bilgay Duman Araştırmacı, ORSAM
Irak’ta parlamento seçimleri yapılıyor olsa da Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nde (IKBY) iki seçim heyecanı birden yaşanmaktadır. Parlamento seçiminin yanı sıra sadece IKBY il meclisi seçimleri gerçekleşmektedir. Irak Kürt siyaseti açısından parlamento seçiminden ziyade yerel seçimlerin daha büyük önem taşıdığı görülmektedir. Genel seçim partiler arasındaki güç dengesini görmek ve merkezi hükümette daha fazla pay almak için önemli olsa da bütün Kürt partilerin ortak görüşü merkeze karşı birlikte hareket etme yönündedir. Esas rekabet ise yerel seçimlerde yaşanacak gibidir. Bu nedenle Kürt partiler yerel seçimlere daha fazla odaklanmış durumdadır.
 
21 Eylül 2013 tarihinde gerçekleşen IKBY parlamento seçiminden bu yana Bölgesel Hükümet kurulamamıştır. Sorunun temelinde, seçimden ikinci olarak çıkan Gorran ile üçüncü parti konumuna düşen KYB’nin bakanlıkların paylaşımı konusunda aralarında rekabet yaşanması olmuştur. KYB, Gorran’ın Peşmerge ve Maliye Bakanlıklarına almasına kesinlikle karşı çıkmıştır. KYB, dört kritik bakanlık olarak gördüğü Peşmerge, İçişleri, Maliye ve Doğal Kaynaklar Bakanlıklarından en az birinin kendisine verilmesini istemiştir. KYB özellikle Peşmerge ve İçişleri Bakanlıklarından birini almak istemiştir. Ayrıca KYB, hükümet görüşmelerinin tek partilerle değil, ortak görüşmeler yoluyla yapılması talebinde bulunmuştur. Ancak 17 Nisan 2014 tarihinde seçimin galibi KDP ile seçimin ikincisi Gorran Partisi hükümet kurma konusunda anlaşmıştır. Seçimlerden yaklaşık 8 ay sonra yapılan bu anlaşma hükümet kurma sürecinde kritik bir aşama olmuş ve hemen ardından hükümete katılması konusunda KDP, Kürdistan İslami Cemaati’ni (Komala) ikna ederek, hükümete katılım konusunda anlaşma sağlamıştır. 28 Nisan 2014 tarihinde yapılan toplantı neticesinde Kürdistan İslami Birliği (Yekgirtu) de dört bakanlık alarak hükümete girme konusunda anlaşmıştır. Bu durumda sadece KDP, KYB’yi hükümete katılım konusunda ikna edememiştir. İslami Birliği ile yapılan toplantının ertesinde aynı gün içinde KDP ve KYB arasında görüşmeler yapılmıştır, ancak henüz uzlaşmaya dair bir sinyal ortaya çıkmamıştır. Ancak 6 ay içinde sadece bir kez toplanabilen Meclis, 29 Nisan tarihinde bir araya gelerek Meclis Başkanı, Yardımcısı ve Genel Sekreterini belirlemeyi başarmıştır. KYB toplantıya katılsa da KYB’nin 18 milletvekili Meclis Heyeti’nin seçildiği oylamayı boykot ederek oy vermemiştir. Yapılan toplantı sonucunda Meclis Başkanlığı’na Gorran Partisi’nden Yusuf Muhammed Sadık, Başkan Yardımcılığı’na KDP’den Cafer İminki, Meclis Genel Sekreterliği’ne ise Komala’dan Şeyh Fahri seçilmiştir. Pazar günü yapılacak toplantıda ise KDP’den Neçirvan Barzani’ye de hükümet kurma görevinin verilmesi beklenmektedir. Bu durumda hükümet resmen kurulmasa da partiler arasında bakanlıkların dağılımı konusunda anlaşıldığı ortaya konmaktadır ve böylece hükümet kurma süreci başlatılmış olacaktır. Neçirvan Barzani’ye hükümet kurma teklifi verildikten sonra 45 gün içerisinde hükümetin kurulması gerekmektedir.
 
30 Nisan seçiminden bir gün önce hükümet kurma konusunda adım atılmasının arkasında bu durumun seçim propagandası için kullanılmasının yattığı konuşulmaktadır. KYB’ye göre Gorran, KDP ile anlaşarak hükümet kurup, KYB’ye karşı avantaj sağlamaya ve böylece KYB’nin oyunun düşürülmesine gayret göstermektedir. Ancak diğer bir görüşe göre, KYB’nin hükümette istediğini alamadığını ortaya koyacak şekilde seçim öncesinde hükümete girmesi, oylarını düşüreceğinden KYB seçim sonrası hükümete girecektir. KYB’nin 30 Nisan seçimlerinin kendi lehine olacağını düşündüğü için yeni güç dağılımı üzerinden hükümet pazarlıklarına devam etmek istediği görülmektedir. Diğer partiler ise hükümetin 6 ay önce gerçekleşen seçim sonuçlarına göre belirlenmesini istemektedir. Bu nedenle seçimin hemen öncesinde KYB hariç partiler anlaşmış ve süreç başlatılmıştır. KYB’nin seçimlerden güçlenerek çıkma beklentisi iki nedene dayanmaktadır. Birincisi Irak parlamento seçiminde IKBY seçiminden farklı olarak Kerkük başta olmak üzere KYB’nin açık ara güçlü olduğu yerlerin de dahil olacak olmasıdır. İkinci neden ise Gorran’dan KYB’ye oy kaymasının olacağı düşüncesidir. Zira Gorran kuruluşundan itibaren KDP-KYB ittifakı ve güç dağılımına dayalı sisteme meydan okuyarak ve eleştirerek değişim beklentisi halktan destek bulabilmiştir. Ancak şimdi en fazla eleştirdiği KDP ile anlaşmış ve hükümete girerek sistemin önemli bir parçası haline gelmiştir. Gorran her ne kadar KDP ile yaptıkları anlaşmada sistemde köklü değişimlere neden olacak başlıklarda anlaşıldığını ve dolayısıyla eski sistemin parçası olmadıklarını iddia etse de halk durumu bu şekilde görmeyebilir ve tepki oyları eski sahibi KYB’ye dönebileceğini söylemek mümkündür. Bu durumda KYB’nin göstereceği tavır Irak genel siyasetinde de Kürtler açısında belirleyici bir rol oynayabilir. Özellikle il meclisi seçimlerinde Gorran ve KYB arasında yaşanacak çekişme ve sonrasında ortaya çıkacak tablo dikkatle takip edilmelidir.