Bakış

Lübnan Ekonomisine Son Darbe: Beyrut Limanı Patlaması

Yüz ölçümü bakımından Ortadoğu'nun ve Arap dünyasının en küçük ikinci ülkesi olan Lübnan, geçmişten günümüze sınırlı doğal kaynakları nedeniyle sahip olmadığı kaynakları ve malları ithal etmek ve bu mallarla birlikte kendi mal ve hizmetlerini ihraç etmekte önemli rol oynamıştır. Hiç şüphesiz bu önemli rolün Lübnan’da olması Körfez ve Levant ülkelerine geliş-gidiş yollarına ve ticari faaliyetlerinin gelişmesini sağlayacak limanların inşasına imkân tanıyan kıyılara sahip olmasına yani kısacası; Doğu ve Batı’nın kesişme noktasında yer almasına bağlıdır. Bu rolün en önemli parçası ise Levant ve Körfez’deki petrol ticaretine ve ilgili yolcu ve kargo hareketlerine hizmet veren Beyrut Limanı’dır.

2019 yılı Ekim ayından beri Lübnan ekonomisi kısır bir dönemden geçmektedir ve bu kısır döngü üretken olmayan sektörler nedeniyle değişken olan bir ekonomi ve mali zorluklardan dolayı verimli olamayan bir iş çevresi tarafından yönlendirilmektedir. Ülke genelinde koronavirüsün yayılmasını engellemeye çalışan ve eşi benzeri görülmemiş bir ekonomik kriz yaşayan Lübnan’da 4 Ağustos’taki patlama çok zor bir zamanda meydana gelmiştir. Patlama ülkenin başkenti Beyrut’ta yer alan ve limanlar içerisinde ülke ekonomisine en büyük katkıyı sağlayan Beyrut Limanı’nda gerçekleşmiştir. Bu patlama, 2019 yılı Ekim ayından bu zamana ekonomik kriz ile mücadelede yorgun düşen ve sosyoekonomik çözüm üretmekte büyük sıkıntılar yaşayan Lübnan’a ek bir yük olmuş ve ülkedeki kırılgan sosyoekonomik yapıyı yerle bir etmiştir. Patlama sonrası bir süredir belirli aralıklarla sokaklara dökülen halk, daha organize bir şekilde  -üstelik silahlanarak- devlet kurumlarını ele geçirmeye başlamıştır.