Haftalık Ortadoğu Gündemi

Ortadoğu Gündemi: 9-15 Ocak 2023

Ortadoğu, dünyanın en dinamik gündemine sahip bölgelerinden biri olarak ön plana çıkmaktadır. Dolayısıyla bölgeyi anlamak, söz konusu gelişmelerin aktif olarak takip edilmesini gerektirmektedir. Ortadoğu Araştırmaları Merkezi (ORSAM), uzmanlaşmış departmanları aracılığıyla bölgedeki siyasal, sosyal, ekonomik ve askerî gündemi, diplomasi trafiğini yakından izlemekte; bunları alanlarına hâkim araştırmacıları aracılığıyla görüş, analiz ve raporlara dönüştürerek ilgililerinin bilgisine sunmaktadır. Bu bağlamda, Ortadoğu’da meydana gelen önemli gelişmeler, “Ortadoğu Gündemi” başlığı altında haftalık olarak okuyucuyla paylaşılmaktadır.

LEVANT GÜNDEMİ

Suriye

Uluslararası Gündemde Suriye
Ürdün Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Eyman Safedi, Rusya Devlet Başkanı'nın Suriye Özel Temsilcisi Alexander Lavrentiev ile görüşme gerçekleştirdi. Safedi görüşmede, Suriye'nin güneyinde güvenlik ve istikrarın sağlanmasına ve Ürdün'e uyuşturucu kaçakçılığının önlenmesine odaklanılmasının gerekliliğini vurguladı. Temsilci konuşmasının devamında, Ürdün'ün uyuşturucu kaçakçılığı, terörizm ve Suriye'nin güneyindeki milislerin varlığından kaynaklanan tehditlerle karşı karşıya olduğunu belirtti. Safedi, Ürdün'ün bu tehditlerle mücadele etmek için gerekli tüm önlemleri aldığını ve bunları ortadan kaldırmak için Rusya ile birlikte çalışmayı umduğunu da sözlerine ekledi.[1]

Suriye Dışişleri Bakanı Faysal Mikdad, İran Dışişleri Bakanı Abdullahiyan ile telefon görüşmesi gerçekleştirerek iki ülke arasında devam eden koordinasyon ve istişarenin önemini vurguladı. Mikdad, İran'ın Suriye halkının kararlılığını desteklemedeki ve özellikle Astana formatındaki toplantılar olmak üzere çeşitli düzeylerde aktif rolüyle Suriye'ye yardım etmedeki önemli rolüne övgüde bulundu.[2]

Şam yakın gelecekte İran Cumhurbaşkanını ağırlamaya hazırlanırken Suriye ve kilit müttefiki İran, 14 Ocak’ta iki ülke arasındaki ekonomik stratejik anlaşmayı yenileme konusunda anlaştı. Şam'da Esad ve Suriyeli mevkidaşı Faysal Mikdad ile bir araya gelen İran Dışişleri Bakanı
Hüseyin Emir Abdullahiyan, anlaşmanın uzatılmasına ilişkin imzaların nerede ve ne zaman atılacağına dair bir tarih vermedi. Abdullahiyan görüşmelerin ardından düzenlenen basın toplantısında, “Tahran ve Şam başta enerji olmak üzere tüm konularda iş birliğine devam edecek” dedi.[3]

Suriye Rejimi
Dera kırsalında kimliği belirsiz saldırganlar bir rejim askeri aracına saldırdı. Bu saldırı ile eş zamanlı olarak yine Dera'da Nimr-Semlin yolunda rejimin 9. alayına bağlı unsurlar hedef alındı. Eş zamanlı gerçekleştirilen eylemlerde çok sayıda asker ve milisin yaralandığı kaydedildi.[4]

IŞİD Deyrizor’da rutin hâline gelen saldırılarından birinde yine rejim güçlerini hedef aldı. Yerel kaynakların iddiasına göre IŞİD unsurları hafif silahlarla gerçekleştirilen saldırıda bölgede rejime bağlı 17. tabur unsurlarını hedef aldı. Saldırıda rejim güçlerinden 1 tanesi yüzbaşı olmak üzere 3 asker hayatını kaybetti.[5]

Suriye rejimine bağlı Askerî İstihbarat Müdürlüğü, geçtiğimiz kasım ayında başkent Şam yakınlarında İranlı üst düzey bir albayın öldürülmesine yol açan bilgilerin üçüncü şahıslara sızdırılmasının ardından farklı rütbelerden altı subayı “vatana ihanet” suçlamasıyla tutukladı. Kasım ayında İran Devrim Muhafızları tarafından yapılan açıklamada Albay Caferi'nin Suriye'nin başkenti Şam'ın dış mahallelerinde yol kenarına yerleştirilen bir bombanın patlaması sonucu hayatını kaybettiği belirtilmiş ve albayın ölümünden İsrail sorumlu tutulmuştu.[6]

Fırat’ın Doğusu
ABD Ordusu, Suriye'de terör örgütü YPG’nin işgalindeki Haseke vilayetinde yer alan üs ve askerî noktalarına geçtiğimiz hafta Irak toprakları üzerinden 100’e yakın araçtan oluşan askerî ve lojistik takviye konvoyları gönderdi. Rumeylan, Şeddadi ve Tel Beyder yerleşimlerindeki ABD güçlerine ait üs ve askerî noktalara ulaşan 100’e yakın araçtan oluşan konvoylarda, zırhlı askerî araçlar, akaryakıt tankerleri ve çok sayıda mühimmat yer aldı.[7]

Suriye İnsan Hakları Gözlemevinin (SOHR) aktardığı habere göre, Rakka şehrinin doğusunda IŞİD hücreleri tarafından düzenlenen yeni bir silahlı saldırıda iki Suriye Demokratik Güçleri (SDG) üyesinin etkisiz hâle getirildiği bildirildi. Saldırının ardından SDG, IŞİD hücrelerini aramak için bölgeyi taradı.[8]

İran destekli Cihad el-Bina derneği bölgedeki rejim güçlerinin koruması ve rejim milletvekillerinin eşliğinde Kamışlı'da ihtiyaç sahibi ailelere gıda yardımında bulunmaya başladı. Gıda malzemelerinin İran ürünleri olduğu ve İran destekli milislerce kontrol edilen Elbukemal sınırından kamyon ve tırlarla ülkeye giriş yaptığı iddia edildi.[9]

İdlib ve Harekât Bölgeleri
Heyet Tahrir el-Şam’a (HTŞ) bağlı genel güvenlik birimi unsurlarınca İdlib'de gerçekleştirilen bir operasyonda uyuşturucu imalathanesi olarak kullanılan bir atölyeye baskın düzenlendi. Baskında uyuşturucu maddeler ve üretimde kullanılan laboratuvar malzemelerine el koyulurken alınan istihbarat sonrası tesisin iki ay boyunca gözlemlendiği iddia edildi. Baskında 70 binden fazla uyuşturucu hap ele geçirildiği iddia edildi.[10]

Millî Savunma Bakanlığı 14 Ocak’ta yaptığı açıklamada, Türk güvenlik güçlerinin Suriye'nin kuzeyinde, Türkiye sınırı yakınlarında 11 PKK'lı teröristi “etkisiz hâle getirdiğini” söyledi. Bakanlıktan yapılan açıklamanın devamında teröristlerin Zeytin Dalı Harekâtı ve Fırat Kalkanı bölgelerinde hedef alındığı belirtildi.[11]

Rusya, askerî muhaliflerin kontrolündeki Bab ilçesinin güneyinde yer alan Ebu Cebbar köyü yakınında 11 Ocak'tan bu yana konuşlanma faaliyeti yürütmeye başladı. İş makinalarının çalıştığı gözlemlenen bölgede Rus bayrağı taşıyan bir askerî aracın çalışmaları takip ettiği bildirildi.[12]

İsrail-Filistin
İsrail Kamu Yayın Kuruluşu KAN'ın bildirdiğine göre Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, 13 Ocak için planlanan protestoda yolları kapatan veya isyan çıkaran protestocuları tutuklaması için İsrail polisine talimat verdi. Buna ek olarak Ben-Gvir'in polise, teröristlerin yüceltilmesi hâlinde protestoculara müdahale edilmesi ve gerekirse güç kullanılması talimatını verdiği aktarıldı.[13]

Likud Milletvekili Yuli Edelstein 11 Ocak’ta ABD'nin İsrail Büyükelçisi Tom Nides'e, yeni İsrail hükûmetinin Biden yönetiminin itirazlarına rağmen Batı Şeria'daki yerleşimleri genişletmeyi planladığını söyledi. Ayrıca Likud’un, İsrail yerleşimlerini genişletme ve bölgenin büyük bir bölümünü ilhak etme taahhüdünde bulunan koalisyon anlaşmaları da imzaladığına yer verildi.[14]

Başbakan Binyamin Netanyahu ve Maliye Bakanı Bezalel Smotrich tarafından canlı yayımlanan bir TV programında önemli açıklamalarda bulundu. Netanyahu, "Bu gece, enflasyonu oluşturan unsurlarla mücadele etmek için bir dizi ilk adımı açıklıyoruz: Elektrik, su, akaryakıt ve emlak vergileri... Bu adımlar İsrail'deki her ailenin aylık giderlerini anında azaltacak ve fiyat artışlarının hızını yavaşlatacak” dedi. Smotrich ise "Bu bir acil durum planı ve devlet bütçesi çerçevesinde, Tanrı'nın yardımıyla büyük adımlar ve bir dizi derin reform formüle edeceğiz" ifadelerini kullandı.[15]

Brezilya'nın yeni Cumhurbaşkanı Lula da Silva, ülkesinin İsrail büyükelçisi Gerson Ferenc'i görevden aldı. İsrail medyası bu hareketi Binyamin Netanyahu hükûmeti için bir "sürpriz" olarak nitelendirdi.[16]

El-Cezire haber kanalı işgal altındaki Batı Şeria'da bulunan el-Halil şehrinin güneyindeki Masafer Yatta bölgesinde yaklaşık 1.200 Filistinlinin, İsrail'in onları sınır dışı etme ve evlerini yıkma konusundaki nihai kararını beklediğini bildirdi. Masafer Yatta'daki teneke evlerde ve mağaralarda yaşayan Filistinliler, bedeli ne olursa olsun burayı terk etmeyeceklerini, “Bizim için alternatif bir yer yok. Burada doğduk ve başka yerlerde mülteci olamayız” şeklinde ifade etti.[17]

Ürdün
ABD Başkanı Joe Biden, ABD'nin Ürdün Büyükelçisi olarak deneyimli diplomat Yael Lempert'i aday gösterdi. Hâlihazırda ABD’nin Yakın Doğu İşleri Bürosunda üst düzey bürokrat olarak görev yapan Lempert, daha önce Londra'daki ABD Büyükelçiliğinde maslahatgüzar olarak çalışmıştı. Lempert’ın, 2020 yılından bu yana Amman'da büyükelçilik görevini yürüten Henry Wooster'ın yerini alacağı kaydedildi.[18]

Ürdün Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamaya göre Ürdün Dışişleri Bakanı Eymen es-Safedi, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Suriye Özel Temsilcisi Aleksandr Lavrentyev ile başkent Amman'da bir araya geldi. Safedi, ülkesinin uyuşturucu kaçakçılığı ve terörizm tehdidiyle karşı karşıya olduğunu belirterek, bu tehditlerle mücadele etmek için her türlü önlemi aldıklarını, özellikle Suriye'nin güneyinde istikrarı sağlama konusunda Rusya ile iş birliği yapma çabasında olduklarını kaydetti. Lavrentyev ise ülkesinin, özellikle uyuşturucu kaçakçılığı başta olmak üzere Suriye'nin güneyindeki zorluklarla mücadelede ve istikrarı sağlama çabalarında Ürdün ile iş birliği yapacağını ifade etti.[19]

Ürdün Merkez Bankası (CBJ) 12 Ocak’ta yaptığı açıklamada, krallığın turizm gelirlerinin 2022 yılında yüzde 110,5 artarak 5,816 milyar dolara ulaştığını duyurdu. Ürdün Haber Ajansı PETRA’nın haberine göre CBJ, krallığa yapılan turist ziyaretlerinin yaklaşık 2.690 milyon kişi artarak 2022 yılında toplam 5.048 milyon ziyaretçiye ulaştığını aktardı. CBJ verilerine göre, 2022 yılındaki turizm gelirleri salgın öncesi 2019 döneminde kaydedilen seviyeyi yüzde 0,4 oranında aştı.[20]

İngiltere Dışişleri Bakanlığı internet sitesinde yayımlanan açıklamada, bakanlığın Ortadoğu'dan sorumlu bakanı Lord Ahmed’in 12 Ocak’ta işgal altındaki Filistin topraklarına yaptığı ilk ziyaretinde Mescid-i Aksa'ya gittiği, Kudüs Vakıflar Genel Müdürü Azzam el-Hatib ile görüştüğü ve Mescid-i Aksa'nın dinî, kültürel ve tarihî önemini vurguladığı bilgisi verildi. Bakanlık, Lord Ahmed'in Ramallah'ta Filistin Dışişleri Bakanı Riyad el-Maliki ile görüştüğünü ve İngiltere'nin Filistinlilere olan bağlılığını ve ikili ilişkilerin önemini belirttiğini de sözlerine ekledi. Lord Ahmed ayrıca ülkesinin, Ürdün’ün Kudüs'teki kutsal mekânlar üzerinde sahip olduğu vesayete ve şehirdeki statükoya olan sarsılmaz desteğini yineledi.[21]

Lübnan
Hizbullah, Charlie Hebdo'nun İran İslam Devrimi Dinî Lideri İmam Seyyid Ali Hamaney'i karalayan karikatürlerini "iğrenç bir suç" olarak kınadı. Hizbullah, Fransa'yı saldırganlığın bir parçası olmamaya çağırdı.[22]

Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri, 12 Ocak 2023 saat 11.00’de cumhurbaşkanlığı seçimi için yeni bir oturum planlandığını duyurdu. Bu oturumun, Mişel Avn’ın cumhurbaşkanlığı döneminin geçen yıl sona ermesinden bu yana on birinci seçim oturumu olacağı belirtildi.[23]

Hür Vatansever Hareketi Lideri Cibran Basil, Lübnan hükûmetini ülkedeki Suriyeli mülteci sayısını azaltmak için daha fazla önlem almaya çağırdı. Basil, uluslararası toplumdan Lübnan'a baskı yapmayı, yerinden edilmiş insanları finanse etmeyi ve onları ülkelerine dönmek istediklerinde korkutmayı bırakmasını istedi. Basil, "Uluslararası toplum bunun yerine mültecilerin güvenli bir şekilde geri dönüşünü finanse etmelidir" ifadelerini kullandı.[24]

İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan üç günlük bir ziyaret için Beyrut'a geldi. Abdullahiyan, bu ziyaret sırasında çok sayıda siyasi liderle görüştü. Abdullahiyan’ın, İran'ın bölgedeki ana müttefiklerinden biri olan Hizbullah Genel Sekreteri Hassan Nasrallah ile de görüşmesi beklendi. Bu görüşme, Beyrut'taki İran Büyükelçiliği ve Hizbullah tarafından koordine edildi.[25]

IRAK GÜNDEMİ

Siyaset
Irak'ın Basra vilayetinin ev sahipliği yaptığı "25. Körfez Uluslararası Kupası" için "Arap Körfezi" ifadesinin kullanılması İran'da tepkiye neden oldu. İran, turnuvayı "Arap Körfez Kupası" olarak tanımlayan Irak'ın önde gelen siyasilerini "Körfez'in tarihsel olarak doğru kabul edilen adını çarpıtmakla" suçladı.[26] Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, İran’ın “Fars Körfezi” olarak nitelendirdiği Basra Körfezi’ne “Arap Körfezi” ifadesini kullandıkları için özür dilemeyeceklerini söyledi. Tüm görüşlere saygı duyduklarını ifade eden Sudani, Irak’ın “Arap ülkeleri sisteminin bir parçası” olduğunu dile getirdi.[27]

Irak Cumhurbaşkanlığından yapılan açıklamaya göre Cumhurbaşkanı Abdullatif Cemal Reşid, Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) Başkanı Bafel Talabani’yi kabul etti. İkili, görüşmede bütçenin onaylanmasının hızlandırılması gerektiği vurgulandı. Görüşmede, ülkede yaşanan son gelişmeler ele alındı. Ayrıca Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY) genel durumu ve federal hükûmetle ilişkisi görüşüldü. Görüşmede, vatandaşlara en iyi hizmetleri sunmak için hükûmetin programını desteklemenin ve bütçe onayının daha hızlı olması gerektiği vurgulandı.[28]

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani ile telefon görüşmesi yaptı. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığından yapılan açıklamaya göre, görüşmede Türkiye-Irak ilişkileri ve bölgesel konular ele alındı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, gelecek dönemde ikili ve bölgesel iş birliğinin her alanda daha da güçleneceğine inandığını ifade etti. Irak'ın huzur, istikrar ve toprak bütünlüğüne Türkiye'ninki kadar önem verdiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, terör örgütü PKK'nın Irak topraklarındaki mevcudiyetine son verilmesinin, bu ülkenin millî güvenlik menfaatlerinin de gereği olduğunu dile getirdi.[29]

IKBY Başbakanı Mesrur Barzani beraberindeki üst düzey heyetle birlikte Erbil ve Bağdat arasındaki meseleleri görüşmek üzere Bağdat'a gitti. İlk olarak Irak Başbakanı Sudani ile görüşen Barzani, ardından Irak Parlamento Başkanı Muhammed el-Halbusi ve Irak Cumhurbaşkanı Abdullatif Reşid ile görüştü. Ayrıca, tarafların süregelen sorunların çözümü, özellikle 140. maddenin uygulanması, IKBY’nin federal bütçedeki anayasal hakları ve mali yetkileri, Peşmerge güçlerinin anayasal haklarının güvence altına alınması ve Sincar Anlaşması’nın uygulanmasının önemine vurgu yaptıkları belirtildi.[30]

Güvenlik
2022 yılında ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM) IŞİD’e karşı Irak ve Suriye'de 313 operasyon gerçekleştirdi.  Bu operasyonların yüzde 95'inden fazlası Irak güvenlik güçleri ya da Suriye Demokratik Güçleri (SGD) ile ortaklaşa gerçekleştirildi. Sonuç olarak, yaklaşık 700 IŞİD üyesi öldürüldü ve 374 kişi gözaltına alındı. Buna rağmen operasyonlarda hiçbir ABD askeri öldürülmedi.[31]

Irak İçişleri Bakanı Abdulemir Şimmeri, sınır noktalarındaki güvenlik durumuna ilişkin yaptığı basın açıklamasında, hükûmetin, İran ve Türkiye sınırındaki kontrol noktalarına IKBY ve peşmerge güçleriyle koordineli olarak altı bin polis konuşlandırdığını belirtti. Şimmeri, “İran ve Türkiye ile sınırların kontrol altına alınması için önlemler alındı. Irak sınırları kırmızı çizgidir ve ihmal etmeyeceğiz" ifadesini kullandı.[32]

CENTCOM Komutanı General Michael Erik Kurilla, gelecek hafta Irak ve Suriye’de IŞİD’in yenilgiye uğratılmasına ilişkin yıl içinde yapılan operasyonlarla ilgili kapsamlı bir rapor açıklayacaklarını söyledi. IŞİD’in kapasitesinin önemli ölçüde azaltılmış olmasına rağmen örgütün ideolojisinin devam ettiğini belirten CENTCOM Komutanı, Suriye’deki kamplarda ve Irak’taki merkezlerde yaklaşık onar bin IŞİD militanı olduğunu kaydetti.[33]

Ekonomi
Irak Merkez Bankası, seyahatler için döviz kurunu düşürmek, dolar akışını sağlamak ve ticaretle uğraşanları yetkili bankalardan resmî oranda döviz almaya davet etmek de dâhil olmak üzere para birimini istikrara kavuşturmak için çeşitli önlemler aldı. Milletvekili Ebtisam el-Hilali bu önlemlerin geçici çözümler olduğunu söyleyerek piyasa istikrarı için yeterli olmadığına yönelik açıklama yaptı.[34] Irak, Türkiye'nin ihracat sıralamasında artış yaşanan pazarlar arasına girerek 10,48 milyar dolarla çift haneli rakamlara ulaştı ve beşinci oldu.[35]

Temizeller Komisyonu, görevinden uzaklaştırılan Divaniye Valisi Züheyr Ali Şelan'ın daha önce yasa dışı yollarla milyarlarca dinar değerinde sözleşme imzaladığını açıkladı. Temizeller Komisyonundan yapılan açıklamada, Divaniye Valisi’nin görevden alınmasının ardından yapılan incelemeler sonucunda valinin, 17 milyar dinar değerinde sözleşme imzaladığı ortaya çıktı. Divaniye Valiliğinde ele geçirilen belgelerin incelendiği ve bir dizi ihalenin merkez komite üyelerinin imzası olmadan düzenlendiği aktarıldı.[36]

Başbakan Sudani iki günlük Almanya ziyareti için Bağdat’tan ayrıldı. Sudani’nin ziyaretinin özellikle ticari konulara yönelik olacağı belirtildi.[37] Berlin’de Sudani ve Alman mevkidaşı Scholz, gerçekleştirdikleri görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Scholz, Almanya’nın gaz ve petrol ithal etmesi konusunda Irak'ın iş birliği yapmak için memnuniyet duyacakları bir partner olabileceğini söyledi. Sudani de Irak’ta inşa edilen Fav Limanı Projesi’ne atıf yaparak, “Bu limandan doğal gazımızı Türkiye üzerinden Avrupa’ya ulaştırmak için boru hatları ve demir yolu yapıyoruz” ifadelerini kullandı.[38]

Sağlık ve Sosyal Hayat
Irak Cumhurbaşkanı’nın basın ofisinden alınan açıklamaya göre, Cumhurbaşkanı Abdullatif Reşid, Bağdat’ta Birleşmiş Milletler İnsan Yerleşimleri Programı (UN-HABITAT) heyetini kabul etti. Göç ve Göçmenler Bakanı İvan Faik Cabru'nun da katıldığı toplantıda, ülke genelinde göçmenlerin yaşam koşullarıyla göçmenlerin, yaşadıkları yerlere dönüşlerini engelleyen faktörler ele alındı. Ayrıca Sincar Anlaşması’nın uygulaması görüşüldü. Cumhurbaşkanı, göçmenlerin tamamının insana yakışır, özgür, güvenli ve istikrarlı bir yaşam sağlayacak şekilde şehirlerine ve evlerine geri döndürülmesi için çalışmalara başlanması gerektiğini vurguladı ve göçmenlerin kamplarda kalmaması gerektiğinin altını çizdi.[39]

KYB yetkilisi Sebah Muhammed yaptığı açıklamada, IŞİD’lilerin aile ve akrabalarından oluşan büyük bir kesimin Kerkük’e bağlı Leylan nahiyesine yerleştirildiğini belirtti. Muhammed bölgenin Araplaştırıldığını ve bölgeye IŞİD iltisaklı kişilerin yerleştirildiğini belirtirken sürekli deşifre ve tutuklamaların yaşandığını kaydetti.[40]

Başbakan Sudani, Almanya ziyaretine ilişkin detaylar hakkında konuşurken göçmen konusuna özellikle değinildiğini ve Almanya'nın onları kendi ülkelerine geri göndermesi durumunda Iraklı göçmenler için "uygun koşullar" sağlanacağını söyledi.[41]

TÜRKMEN GÜNDEMİ

Siyaset
Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) Başkanı Bafel TalabaniIrak Türkmen Cephesi (ITC) Bağdat İl Başkanlığına ziyaret gerçekleştirdi. Talabani, ITC Başkanı Hasan Turan tarafından karşılandı. Irak’taki siyasi gelişmeler ve Kerkük'ün durumu ele alındığı görüşmede, siyasi olarak dışlanan Türkmenlerin Irak hükûmetinde ve yerel yönetimlerde yer almasının önemi masaya yatırıldı. Görüşmede ayrıca, Kerkük’ün istikrarı ve geleceği hakkında uzlaşıya dayalı çözümün desteklenmesine işaret edildi.[42]

Irak Türkmen Cephesi (ITC) ve Birleşik Irak Türkmen Cephesi Listesi Başkanı Hasan Turan, Devleti Yönetme Koalisyonu toplantısına katıldı. Toplantıda Irak'taki son siyasi ve güvenlik gelişmeler ele alındı. Turan toplantıda, Türkmenlerin kabinede temsil edilmesi ve Irak'ta üçüncü bir ana bileşen olarak Türkmenlere ulusal çıkarlar sağlanması talebini yineledi.[43]

Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar (YTB) Başkanı Abdullah Eren, Irak’taki programı kapsamında Irak Türkmen Cephesi (ITC) Başkanı Hasan Turan’ı ziyaret etti. Eren ziyarete ilişkin yaptığı açıklamada, Kerkük'ün tarih boyunca büyük medeniyetlere ev sahipliği yaptığını söyledi. Kentin sahip olduğu geniş ve zengin kültürün önemini vurgulayan Eren, Kerkük'teki kültürel çalışmalara katkıda bulunmak, Türkiye ve Irak ilişkilerini geliştirmek ve özellikle Kerkük'ün tanıtımına destek olmak istediklerini kaydetti. Ülkeler ve toplumlar arası kültürün ehemmiyetine değinen Turan, yıllardır Iraklı öğrencilerin eğitim için Türkiye'yi tercih ettiğini belirtti.[44]

Irak Türkmen Cephesi (ITC) Başkanı Hasan Turan, Gaziantep Valisi Davut Gül ve beraberindeki heyeti kabul etti. Irak-Türkiye ilişkilerinin ele alındığı görüşmede söz konusu ilişkilerin güçlendirilmesi gerektiğinin vurgusu yapıldı. Turan, Türk belediyelerin Irak'ta planladıkları projeler içerisinde Türkmeneli bölgelerinin de yer almasının önemine değindi. Görüşmede, Türkiye'nin Bağdat Büyükelçisi Ali Rıza Güney, Türkiye Belediyeler Birliği heyeti ve Türkiye'nin Musul Başkonsolosu Mehmet Küçüksakallı hazır bulundu.[45]

Irak Türkmen Cephesi (ITC) Başkanı Hasan Turan, Ürdün Temsilciler Meclisi Başkanı Ahmet el-Safadi başkanlığında bir heyeti kabul etti. Görüşmede, Irak’taki siyasi durum, Türkmenlerin durumu ve ortak öneme sahip olan konular ele alındı. [46]

Irak Türkmen Cephesi (ITC) Başkanı Hasan Turan, Bağdat’ta Türkmence eğitim veren Kardaşlık İlkokulunu ziyaret etti. Ziyarette Türkmen kimliğine vurgu yapan Turan, “Türkmen kimliğinin tanıtımı için okullarımızda düzenlenen faaliyetleri önemsiyoruz” ifadelerinde bulundu.[47]

Telafer Türkmen Ayan Meclisinden bir heyet, Musul Valisi Necim el-Cuburi ile görüştü. Görüşmede, terör örgütü IŞİD saldırılarından zarar gören Musul - Telafer çevre yolu ve Telafer Kalesi’nin imarı konuşuldu. [48]

Güvenlik
Irak güvenlik kaynaklarından yapılan açıklamada, Irak Genelkurmay Başkanı Orgeneral Abdulemir Reşit Yarallah başkanlığındaki üst düzey askerî heyetin, Kerkük’ü ziyaret ettiği belirtildi. Ziyarete ilişkin yapılan açıklamada, Kerkük’te yaşanan son güvenlik gelişmelerin takip etmek amacıyla gerçekleştirildiği bildirildi.[49]

Irak güvenlik kaynaklarından yapılan açıklamada, güvenlik güçleri Kerkük’ün Havice ilçesine bağlı Zab nahiyesine operasyon düzenlediği belirtildi. Operasyona ilişkin yapılan açıklamada, bölgeden edinilen istihbari bilgileri değerlendirerek terör örgütü IŞİD’e eleman kazandıran, yardım ve yataklık yapan 2 kadın teröristin yakalandığı açıkladı.

Sağlk ve Sosyal Hayat
Türkmen Kardeşlik Ocağı Genel Başkanlığı tarafından 16 Ocak Türkmen Şehitler Günü anısına tören düzenlendi. Törende konuşan Irak Türkmen Cephesi (ITC) Başkanı Hasan Turan “Türkmen davamız şehit liderlerimizin izlediği yolda devam edeceğini ve Türkmen stratejisinin korunacağını vurguladı.” Turan’ın ardından konuşma yapan ITC Kerkük Milletvekili Erşat Salihi, “Türkmenler Irak’ın toprak bütünlüğünü kanlarıyla savunduklarına rağmen Irak siyaseti Türkmenleri dışlamaktadır. Türkmenler artık yeni siyasi vizyona başvurmaları gerekmektedir” diye konuştu. [50]

Türkmeneli Öğrenci ve Gençler Birliği Kifri Kolu “Umut Gençliktedir” konulu seminer düzenledi. 2023 yılında birlik tarafından yapılacak programlar ele alındı. Seminerde, Türkmen gençlerin toplumdaki rolüne değinildi.[51]

IKBY GÜNDEMİ

Siyaset
İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), yayımladığı 2023 Dünya Raporu’nda Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’ne (IKBY) bazı yetkililerin muhalefeti bastırdığı ve farklı görüşten olanları hedef aldığı, aktivist ve gazetecileri tutukladığı yönünde eleştiriler yöneltti. Raporda ayrıca, “Erbil'de IKBY yetkilileri, IKBY’deki insan hakları meselelerini ele almak için beş yıllık yeni bir plan açıklamasına rağmen temel insan haklarını tehdit etmeye ve sivil toplum aktörlerini hedef almaya devam etti” ifadelerine yer verildi.[52] HRW’ın raporuna yanıt veren IKBY Uluslararası Örgüt Raporları Değerlendirme Komitesi Başkanı Dindar Zebari, “IKBY hükûmeti, demokrasinin başarılı bir örneği ve ifade özgürlüğü hakkı da dâhil olmak üzere demokratik değerlerin vücut bulmuş hâlidir” ifadelerini kullandı. IKBY’nin beş yıllık planına da değinen Zebari, “İfade özgürlüğünün korunup geliştirilmesi için önemli bir planımız var. IKBY, yargı makamlarından Gazetecilik Yasası’nı olduğu gibi uygulamalarını talep etmektedir” dedi. Yargı sistemini güçlendirmeye çalıştıklarını aktaran Zebari, “Birleşmiş Milletler (BM) ve birçok sivil toplum kuruluşundan yargı sistemimizin daha da güçlenmesi için bizimle iş birliği yapmalarını talep ettik ve bu konuda oldukça ciddiyiz” dedi. Ayrıca Zebari, gazetecilik faaliyetlerinin özgürce yürütülmesini desteklediklerine de dikkat çekti.[53]  

11 Ocak Çarşamba günü IKBY Başbakanı Mesrur Barzani, Bağdat’ı ziyaret ederek çeşitli temaslarda bulundu. Barzani ziyaretinde, Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, Cumhurbaşkanı Abdullatif Reşid, Irak Parlamentosu Başkanı Muhammed el-Halbusi, Irak Yüksek Yargı Konseyi Başkanı Faik Zeydan ile bir araya geldi.[54] İlgili görüşmelerde, tartışmalı bölgeleri ilgilendiren 140. maddenin uygulanması, peşmerge hakları, bütçe payı ile petrol ve gaz yasası üzerine konuşulduğu kaydedildi.[55] Ayrıca Drawmedia sitesinde yayımlanan habere göre, Erbil ile Bağdat’ın bütçe ve petrol dosyası üzerine anlaştığı aktarıldı. İlgili haberde, Irak 2023 bütçesinde IKBY’nin payının yüzde 14 olacağı belirtildi.[56]

14 Ocak’ta Lahur Şeyh Cengi’nin kardeşi Aras Şeyh Cengi, Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) içerisindeki sorunların karmaşık olduğuna dikkat çekerek bu sorunların 48 saat içerisinde çözülmediği takdirde silahların devreye gireceğini dile getirdi. Süleymaniye’nin kötü yönetildiğini ileri süren Cengi, “Süleymaniye zorlu bir siyasi süreçten geçiyor” dedi.  Cengi, kardeşi Lahur Cengi’nin silahlı güçler oluşturduğuna dair söylentiler hakkında ise “Silahlı güçler oluşturacağı inancında değilim. KYB, Lahur Cengi’nin korumalarını aldı. Bunlar koruma olabilir, silahlı güç değil” değerlendirmesini yaptı.[57]

Güvenlik
IKBY Güvenlik Konseyi, yılbaşından önce Erbil’de bombalı saldırı hazırlığında olan terör örgütü IŞİD’e bağlı iki grubun etkisiz hâle getirildiğini açıkladı. Açıklamada, IŞİD liderlerinden eylem talimatı alan dört kişilik iki ayrı grubun harekete geçmeden Terörle Mücadele Birimi tarafından tespit edilerek etkisiz hâle getirildiği belirtildi. “Seyyaf Kureyşi” kod adlı Hamza İyad Ahmed ile “Ebu Cafer” kod adlı Muhacir Ahmed Azravi’nin oluşturduğu IŞİD’li ilk grubun 23 Aralık 2022 tarihinde yakalandığı bilgisine yer verilen açıklamada, şahısların Ankave Asayiş Müdürlüğü’ne yönelik bombalı araçla saldırı ve Terörle Mücadele Dairesine yönelik intihar eylemi planladıkları aktarıldı.[58]

13 Ocak’ta Süleymaniye'nin Çemçemal ilçesine bağlı Kadir Kerem nahiyesi yakınlarında bulunan Kormor gaz sahasına Katyuşa füzesiyle saldırı düzenlendi. Füzenin bir benzin deposunun yanına düştüğü ve herhangi bir hasarın olmadığı kaydedildi. 2007 yılında kurulan Kormor gaz sahası Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) merkezli Dana gas ve Hilal şirketleri tarafından işletiliyor.[59]

55 bin nüfuslu Süleymaniye’nin Pencuven ilçesinin sakinleri, devletin sağladığı elektrikte yaşanan beş saatlik kesintilerin ardından ilçede gösteri düzenlendi. Göstericiler IKBY ile İran arasında bulunan Başmağ ve Seyranben sınır kapılarını trafiğe kapattı.[60] Öte yandan gösteriler başladıktan bir gün sonra “Göstericilerin taleplerini yetkililere iletmesine rağmen istenilen yanıtın verilmemesi nedeni ile” Pencvin Kaymakamı Zana Abdurrahman’ın istifa dilekçesini ilgili makamlara sunduğu ancak Abdurrahman’ın istifa dilekçesinin kabul edilmediği belirtildi.[61]

Ekonomi
Süleymaniye İl Yatırım Genel Müdürü Aziz Said, Süleymaniye’de 2022 yılında toplam bir milyar 320 milyon dolar değerinde olan çeşitli yatırım projelerine izin verildiğini duyurdu. Erbil’de 854 milyon dolar değerinde yatırım yapıldığını hatırlatan Said, bir milyar 320 milyon dolarlık yatırım yapılan Süleymaniye’nin yapılan yatırım miktarı açısından IKBY’nin birinci vilayeti olduğuna dikkat çekti. Said ayrıca, bir milyar 100 milyon değerinde 15 projenin izin ve işleminin bitirilip IKBY Yüksek Yatırım Konseyine gönderildiğini sözlerine ekledi.[62]

Sağlık ve Sosyal Hayat
IKBY’nin yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgınına karşı yeniden önlem almaya başladığı aktarıldı. Bu bağlamda IKBY Sağlık Bakanlığı tarafından yayımlanan açıklamaya göre, Çin’den IKBY’ye gelen herkese IKBY’ye giriş yapmadan 72 saat önce PCR testi yapılmasına karar verildi.[63]

KÖRFEZ GÜNDEMİ

Güvenlik
Geçtiğimiz hafta içerisinde Körfez’in güvenlik gündemiyle ilgili gündeme gelen en önemli gelişmelerin Yemen’le ilgili olduğu görüldü. Bu hususta değerlendirilen en önemli gelişmelerden bir tanesi, Birleşmiş Milletlerin Yemen Özel Temsilcisi Hans Grundberg’in Umman’a ziyaret gerçekleştirmesiyle ilgili oldu. 11 Ocak tarihinde, Umman Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Hans Grundberg’in, Umman Dışişleri Bakanı Bedir el-Busaidi ile Maskat’ta bir araya geldiği açıklandı. Yapılan açıklamada ikili arasında Yemen’deki güvenlik ve iç savaş konusunun değerlendirildiği yazıldı.[64]

Yemen ile ilgili gündeme gelen bir diğer gelişme ise Washington’da Yemen’deki savaşla ilgili verilen uluslararası sempozyumla ilgili oldu. Elde edilen bilgilere göre sempozyum, Georgetown Üniversitesi Çağdaş Arap Çalışmaları Merkezi Direktörü ve Arap Dünyasında Demokrasi Örgütü iş birliği içerisinde düzenlendi. Bununla birlikte sempozyumun yöneticisinin Tevekkül Karman’ın olduğu aktarıldı. Konuyla ilgili verilen haberlerde, sempozyumda Yemen’deki istikrar meselesinin değerlendirildiği bilgileri verildi.[65]

Ekonomi
Öte yandan, Körfez’in ekonomik gündemiyle değerlendirilen en önemli gelişme ise, Suudi Arabistan’dan ve BAE’den Pakistan’a iletilen maddi yardımlarla ilgili oldu. Geçtiğimiz hafta içerisinde Suudi Arabistan’a ziyaret gerçekleştiren Pakistan Ordu Komutanı Asım Münir, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ile “kış çadırında” bir araya gelmesinin ardından, Suudi Arabistan’ın Pakistan’daki yatırım değerini 10 milyar dolara çıkardığını, mevduat miktarını da 5 milyar dolara çıkarmayı hedeflediğini açıkladı.[66]

Takip eden günler içerisinde Körfez’e ziyarette bulunan bir diğer isim ise Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif olmuştur. 12 Ocak tarihinde Abu Dabi’ye ziyaret gerçekleştiren Şahbaz, BAE Devlet Başkanı Muhammed bin Zayid ile bir araya geldi. Ziyaret sonrasında BAE tarafından yatırım ve yardım miktarıyla ilgili bet bir rakam verilmedi ancak BAE’den, Pakistan’da geçtiğimiz yıl içerisinde oluşan seller sebebiyle yüklü miktarda yardımda bulunacağı sözü verilmiştir. Şahbaz’ın son ziyareti, başbakan olarak seçildiği tarihten itibaren BAE’ye gerçekleştirdiği üçüncü ziyareti olmuştur.  BAE’nin oluşan seller sonrasında günümüze dek Pakistan’a 80 milyon dolar değerinde yardımda bulunduğu bilinmektedir.[67]

Siyaset
14 Ocak tarihinde BAE tarafından yapılan açıklamada geçtiğimiz yıl içerisinde Mısır Şarm El-Şeyh’te gerçekleştirilen COP zirvesinin yenisinin, 30 Kasım-12 Aralık 2023 tarihleri arasında Expo Dubai şehrinde düzenleneceği bildirildi. Bununla birlikte alınan son kararda, COP-28 zirvesinin başkanlığına BAE Sanayi Bakanı Sultan el-Cabir’in getirildiği ilan edildi.  Yapılan açıklamalarda BAE’nin, zirve kapsamında 70 binden fazla ziyaretçi beklediği açıklandı. Keza zirvenin, BAE’nin bölgedeki konumuna güç katacağı bildirildi.[68]

KİK Genel Sekreteri Nayif el-Hacref, geçtiğimiz hafta içerisinde verdiği açıklamasında es-Suneydi’nin, KİK Genel Sekreterliği Ekonomi ve Kalkınma İşlerinden Sorumlu Müsteşar Yardımcısı olarak atandığını duyurdu. Duyuru sırasında kendisine yeni görevinde başarılar dilediği bilgileri de aktarıldı.[69]

KUZEY AFRİKA GÜNDEMİ

Mısır
Çin Dışişleri Bakanı Qin Gang Etiyopya, Gabon, Angola ve Benin’i içeren bir haftalık Afrika turunun son durağı olarak Kahire'de pazar günü Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah Sisi, Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Aboul Gheit ve mevkidaşı Sameh Şükri ile bir araya geldi. Düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Sameh Şükri, Çin-Mısır ikili ilişkileri kapsamında son zamanlarda canlandırılmaya çalışılan turizmle ilgili konuları ele aldıklarını belirtti. İkilinin ayrıca İsrail-Filistin sorunu da dâhil olmak üzere bölgesel konuları ele aldıkları ve Qin’in İsrail'i tahrik ve provokasyonları durdurmaya ve durumu kötüleştirebilecek tek taraflı eylemlerden kaçınmaya çağırdığı belirtildi. Ayrıca Mescidi Aksa’nın statüsünün korunması çağrısında bulunuldu.[70]

Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah Sisi, Uluslararası Para Fonunun (IMF) 3 milyar dolarlık yeni kurtarma paketinin bir parçası olarak ordunun ülke ekonomisi üzerinde oluşturduğu baskıyı azaltma sözü verdi.[71]

Reuters haber ajansına göre Mısır hükûmeti, para birimi üzerinde devam eden baskı ve artan enflasyonla mücadele kapsamında bakanlıklara haziran ayında sona erecek mali yılın sonuna kadar zorunlu olmayan harcamaları kısma talimatı verdiği aktarıldı. 4 Ocak tarihli ve bu hafta Resmî Gazetede yayımlanan karar, ağırlıklı olarak dövize dayalı her türlü yeni projenin ertelenmesini içermekte ve bakanlıkların döviz harcamaları için Maliye Bakanlığından onay almasını gerektirmektedir. Sağlık, içişleri, dışişleri ve savunma bakanlıklarıyla sübvansiyonlu gıda ürünleri ve enerji harcamalarıyla görevli kurumlar ise bu uygulamadan muaf durumda olacaktır.[72]

İtalya Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Antonio Tajani’nin gerçekleştirdiği Türkiye ziyareti, göç ve Libya başta olmak üzere bir dizi dosyadaki olası iş birliği yansımalarıyla İtalya basınında geniş yer buldu. İtalyan basınında çıkan haberlerde Roma’nın, Ankara ile Kahire arasında arabuluculuk yapma teklifinde bulunduğu belirtilmektedir.[73]

Libya
Libya'da Birleşmiş Milletler (BM) öncülüğünde ordu ile ülkenin doğusundaki silahlı güçlerin lideri Halife Hafter güçlerinden oluşan 5+5 Ortak Askerî Komitesi, ateşkes dâhil pek çok konuyu görüştü. Hafter liderliğindeki Libya Doğu Kuvvetleri Manevi Yönlendirme Dairesi Başkanı Tümgeneral Halid el-Mahcub, yaptığı açıklamada, Libya'nın Sirte şehrinde Ortak Askerî Komitenin, BM Libya Özel Temsilcisi Abdoulaye Bathily'in de katılımıyla bir toplantı düzenlediğini belirtti. Açıklamaya göre, görüşmede 2020'de Libyalı taraflar arasında İsviçre'nin Cenevre kentinde imzalanan ateşkes anlaşmasının maddelerinin yanı sıra uluslararası ve yerel gözlemcilerin anlaşmayla ilgili çalışmaları ele alındı. Görüşmede ayrıca, ülkedeki askerî kurumların tek çatı altında birleştirilmesiyle yabancı ve paralı askerlerin ülkeden çıkarılması konuları da değerlendirildi.[74]

Birleşmiş Milletler (BM) Libya Destek Misyonu (UNSMIL) Başkanı Abdullah Batili, uluslararası toplumu, ülkede ateşkesin "tam olarak uygulanması" için 5+5 Ortak Askerî Komitesini desteklemeye çağırdı. BM öncülüğünde, ordu ile ülkenin doğusundaki silahlı güçlerin lideri Halife Hafter'e bağlı heyetlerden oluşan 5+5 Ortak Askerî Komitesi toplantısına katılan Batili, basın toplantısı düzenledi. Batili, 2020 yılında askerî taraflar arasında imzalanan ateşkesin tam olarak uygulanması için uluslararası topluma ve Libya hükûmetine, 5+5 Ortak Askerî Komitesini destekleme çağrısı yaptı. Komite üyelerinde Libya'da barış ve istikrar için çalışma kararlılığı ve bağlılığını hissettiklerini ifade eden Batili, toplantıda, komşu ülkeler ve paralı asker meselesini görüştüklerini ve bu konunun üzerine gitmeye karar verdiklerini söyledi.[75]

Cezayir
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Le Point dergisine Cezayirli yazar Kamel Daoud’a verdiği röportajda, Fransa'nın sömürgecilik nedeniyle Cezayir’den af dilemesi gerektiği yönündeki çağrılar cevap verdi. Cumhurbaşkanı Macron, "Af dilemek zorunda değilim. Mevzu bu değil, bu ifade (af dilemek) tüm ilişkileri koparır" şeklinde konuştu. Macron, "Af dileriz ve herkes kendi yoluna gider" şeklinde bir sonuca varmanın yapılacak en kötü şey olduğunu savundu. Tarih ve bellek çalışmalarının bir hesap bilançosu çıkarmak gibi olmadığını dile getiren Macron, aksine bu çalışmaların "yanlış anlaşılabilen ve üzerinde karar verilemeyen" konular olduğunu söyledi. Macron, Fransa'nın Cezayir'deki sömürge tarihi için af dilemenin bir şeyi düzeltmeyeceğini, tamir edemeyeceğini savundu. "Bizi ayıran geçmiş aynı zamanda birbirine bağlar" diyen Macron, Cezayir ve Fransa'nın birbirlerini görmezden gelerek yollarına devam edemeyeceği değerlendirmesini yaptı. Macron, tarihçi Benjamin Stora'ya Fransa'nın Cezayir sömürgesi tarihiyle ilgili rapor hazırlattığını kaydetti.[76]

Cezayir, Afrika'dan 18 ülkenin yer aldığı Afrika Uluslar Futbol Şampiyonası’na (CHAN) ev sahipliği yapmaktadır.  İlki 2009’da düzenlenen Afrika Uluslar Futbol Şampiyonası'na bu yıl ilk kez Cezayir ev sahipliği yapacak. Afrika'dan 18 ülkenin millî takımlarının yer aldığı turnuva 4 Şubat'ta sona erecek. Afrika’nın iki önemli ülkesi Mısır ve Tunus, önceki şampiyonalarda olduğu gibi yine kendi istekleriyle elemelere katılmadı dolayısıyla Cezayir'de olmayacaklar.[77]

İtalya Başbakanı Giorgia Meloni, geçen ekim ayında göreve gelmesinden bu yana ülkeye yapacağı ilk resmî ziyaret için önümüzdeki haftalarda Cezayir'i ziyaret edeceği belirtildi. Cezayir'in Roma Büyükelçiliği yaptığı açıklamada, büyükelçisi Abdel Karim Touahria'nın İtalya Dışişleri ve Uluslararası İşbirliği Bakanlığı Genel Sekreteri Ettore Secui ile yapılması planlanan bu resmî ziyaretin hazırlıklarını görüştüğünü bildirdi.[78]

Fas
Cezayir’de düzenlenen Afrika Uluslar Futbol Şampiyonasında (CHAN) Cezayir ile diplomatik ilişkileri kopuk olan Fas makamları ise, grup maçlarının yapılacağı Konstantin kentine gidecek millî takımı taşıyacak uçak için Cezayir makamlarının hava sahasını açmasını şart koşması üzerine iki ülke arasında ilişkiler gerildi. Fas basınına göre, iki ülke arasında varılan anlaşma gereği Fas Millî Takımı'nı taşıyacak uçak Rabat’tan Konstantin’e doğrudan uçacak, ancak yabancı bir ülkeye ait olacak ve Fas Kraliyet Hava Yolları markasını taşımayacaktı. Cezayir ile Fas arasındaki diplomatik ilişkilerin askıya alınmasıyla beraber 22 Eylül 2021 itibarıyla her iki ülkenin hava sahaları sivil ve askerî uçuşlara kapatılmıştı. Fakat ev sahibi Cezayir'in Rabat'tan doğrudan uçuşa izin vermemesi üzerine cuma günü katılımını geri çekti.[79] [80] Ayrıca turnuvanın açılış seremonisi sırasında Fas ve Faslılar lehine atılan sloganlar turnuvaya damga vurdu.[81] Bununla birlikte açılış konuşmasında konuşan Nelson Mandela’nın torunu Zwelivelile Mandela Batı Sahra’yı Afrika’daki son koloni olarak tanımlayarak Batı Sahra’yı baskıdan kurtarmak ve özgürlüğü için savaşma çağrısında bulundu.[82]

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Fransız yayın kuruluşu Le Point ile yaptığı röportajda Cezayir ile Fas arasında bir savaş mümkün olmadığını dile getirdi. Cezayirli yazar Kamel Daoud ile konuşan Macron ne Cezayir ne de Fas akıl dışı güçler olmadığı için iki ülkenin savaşa gireceğine inanmak istemediğini söyledi.  Macron, iki ülke arasındaki gerilimin var ve gerçek olduğunu belirtirken, “Endişe verici olan, gerilimin her iki ülkede de ulusal gerçeğin ve siyasi yaşamın parçası hâline gelmesidir. Bir savaşın gerçekleşeceğine inanmıyorum” şeklinde konuştu.[83]

Tunus
2015 yılında Nobel Barış Ödülünü kazanan Ulusal Diyalog Dörtlüsü'nün 3 üyesi olan Tunus Genel İşçi Sendikası (UGTT), Tunus İnsan Hakları Birliği (LTDH) ve Tunus Barosudur (ONAT).  Tunus Ekonomik ve Sosyal Haklar Forumu (FTDES)  Tunus'un önde gelen sivil toplum kuruluşları olarak ülkenin devam eden siyasi ve ekonomik kriz ortamından bir çıkış yolu bulmayı amaçlayan bir reform grubu oluşturma konusunda çalışmaktadırlar. LDTH Başkanı Bassem Trifi'ye göre, Ulusal Dörtlünün dördüncü üyesi olan Tunus Sanayi, Ticaret ve El Sanatları Birliği (UTICA) veya siyasi partilerin bu sürece dâhil edilmesi olası görülmemektedir. Bir UGTT yetkilisi ise Cumhurbaşkan Kays Said'in 25 Temmuz 2021'deki eylemlerini darbe olarak gören herkesin bu süreçten dışlanacağını eklediği aktarılmaktadır. Trifi, girişimin ulusal bir diyalog şeklini alacağını yalanlayarak bunun yerine, kuruluşların Tunus'u ekonomik, sosyal ve siyasi krizlerinden kurtarmayı amaçlayan bir yol haritası oluşturmaktan sorumlu çalışma grupları oluşturacaklarını söyledi. Önümüzdeki hafta çalışma grupları için uzmanların belirlenmesi hedeflenmektedir.

Binlerce Tunuslu, kötüleşen bir ekonomik krizin ortasında yeni bir diktatörlük kurmaya çalışmakla suçladıkları Devlet Başkanı Kays Said'i protesto etmek için cumartesi günü başkentte yürüyüş düzenledi. Nahda’nın da dâhil olduğu Ulusal Kurtuluş Cephesi tarafından düzenlenen protestoda protestocular, “Halk senin istemediğini istiyor. Kahrolsun Said” şeklinde sloganları atmıştır.[84]

Her yıl eylül ayından itibaren yağışlı havanın etkisine giren Tunus’ta, bu yıl ocak ayının ortalarına gelinmesine rağmen yağışların çok düşük seviyede kalması ülke genelindeki barajlardaki doluluk oranını olumsuz etkiledi. Bu kapsamda, Tunuslu yetkililer, başkent Tunus’un 100 kilometre batısında yer alan ülkenin en büyük barajı Testur Sidi Salim'in doluluk oranının yüzde 15’te kaldığını açıkladı.[85]

KAYNAKÇA

HAFTALIK RUSYA BASIN ANALİZİ (9-15 Ocak 2023)

İslamabad Neden Ukrayna'ya Silah Sağlıyor?
Rusya'nın işgal girişimine maruz kalan Ukrayna’nın, Pakistan’dan silah alması Rusya basınında geniş yer buldu.  “Nezavismaya” gazetesinin 10 Ocak sayısında yayımlanan “İslamabad Neden Ukrayna'ya Silah Sağlıyor?” başlıklı uzman görüşlerine dayanan yazıda söz konusu haber “Temerrüde düşmek üzere olan Pakistan'ın Washington'ın desteğine ihtiyacı var” ifadeleriyle değerlendirildi. Yazıda, Hindistan’da yayımlanan “Economic Times” gazetesine dayanılarak İslamabad'ın Ukrayna'daki askerî operasyonlardan kâr elde ettiği ifade edildi. Konuyla ilgili görüşlerini paylaşan Rusya Bilimler Akademisi Şarkiyat Araştırmaları Enstitüsü Hint Araştırmaları Merkezi Başkanı Tatyana Shaumyan durumu şu şekilde özetledi: “Hint basınının Pakistan tedarikinin ölçeğini abartması muhtemeldir. Öte yandan Kiev'in destek için İslamabad'a teşekkür etmesi Batı kamuoyunun onayını almaya hesaplanmıştır. Nitekim, İslamabad şunu gösteriyor gibi: “Hindistan, Ukrayna'da askerî operasyon yürüten Rusya'yı desteklemesine karşın biz adaletten yanayız." Uzmana göre bu hamleler, Pakistan'ın uluslararası itibarını artırırken Hindistan'ın itibarını düşürmeyi amaçlıyor: “Öte yandan, Pakistan'ın desteği, Ukrayna'nın durumunu pek kolaylaştırmayacak.”

Tartışmanın diğer katılımcısı olan Rusya Bilimler Akademisi Doğu Araştırmaları Enstitüsünde Pakistan üzerine uzman Natalya Zamaraeva, konuyla ilgili farklı argümanlar ileri sürdü: “Pakistan hükûmeti, Rusya'nın Ukrayna'daki özel askerî harekâtına karşı çıkmayarak üstüne üstlük Moskova'dan tahıl ve enerji ürünleri satın alma arzusundan bile söz ediyordu. Ancak ABD yaptırımlarından duyduğu korku nedeniyle söz konusu tedariki gerçekleşmiyor. Hatta Rusya'nın katılımıyla Karaçi Limanı’ndan Peşaver'e doğal gaz boru hattı inşa etme projesi de ertelendi.” Pakistan için şu anki ana tehlikenin, Taliban işgali olduğuna dikkat çeken uzman bu konuda İslamabad'ın, Washington'dan yardım aldığı görüşünü savundu.

Ukrayna İsrail'i Rahatsız Edici Taleplerle Yordu
Ukrayna'nın Tel Aviv Büyükelçisi Yevgeny Korniychuk’un, İHA'ların yaklaşmasıyla ilgili uyarı yapmak için İsrail teknolojilerinin Kiev'e devredilmesi hakkında anlaşmaya varıldığı konusunda yaptığı açıklama Rusya basınına yansıtılarak değerlendirildi. “Vzglyad” gazetesinin 14 Ocak sayısında yayımlanan “Ukrayna İsrail'i Rahatsız Edici Taleplerle Yordu” başlıklı uzman görüşlerini içeren yazıya göre, İsrail'in yeni yetkilileri, büyükelçinin sözlerini henüz doğrulamadı. Yazıda görüşlerine başvurulan “Valday” Uluslararası Tartışma Kulübü Geliştirme ve Destekleme Vakfı Araştırma Direktörü Fyodor Lukyanov’a göre, eski İsrail hükûmeti, Kiev'e askerî yardım konusunda acele etmeye çalışmadıysa Binyamin Netanyahu'nun ekibinin de aynı tutumu sergileyeceği muhtemeldir: “Netanyahu, Putin ile olan son derece özel ilişkisini bozmak istemiyor.”  Uzmana göre, Tel Aviv'in endişelerine yol açan husus, Moskova ve Tahran'ın her zamankinden daha çok askerî-teknik iş birliği içinde olmalarıdır: “İsrailli politikacılar İran'ın Rusya'ya ne sağladığından, daha çok Rusya'nın karşılığında İran'a ne sağlayabileceğinden rahatsızdırlar. Bu tehlike Netanyahu için çok daha önemlidir. Bu nedenle de İsrail, Ukrayna'ya silah tedarik ettiği için Moskova'nın suçlamalarını dinlemek zorunda kalacağı bir durum yaratmak istemiyor.” Lukyanov, İsrail’in, Rusya'yı İran politikası açısından etkileme olasılığını sürdürmek isteğinde olduğunu ifadelerine ekledi.