Suriye Halkının Dostları Grubu İkinci Konferansı’nın Ardından: Esad Rejiminin Geleceği

Doç. Dr. Veysel Ayhan ORSAM Ortadoğu Danışmanı, Abant İzzet Baysal Üni. Öğretim Üy
1 Nisan günü İstanbul hem Suriye hem de Türkiye açısından oldukça kritik ve tarihi bir toplantıya ev sahipliği yapmıştır. 1 günlük toplantının ardından açıklanan Sonuç Bildirgesinde toplantıya katılan devletler açık bir şekilde Suriye’deki siyasal sistemin meşruiyetini yitirdiğini ifade etmiş ve Annan Misyonuna da güven duymadıklarını ortaya koymuşlardır. Somut olarak Suriye Ulusal Konseyi’nin resmi tanınması konusunda bir adım daha atılmasına karşın, Konseyin beklentileri arasında yer alan askeri ve ekonomik yardım konusunda ise bir belirleyici bir adım atılmamıştır. Diğer yandan Suriye sorununun birincil derecede muhatapları arasında yer alan İran, Rusya ve Çin ve Annan’ın toplantıya katılmaması ise söz konusu aktörlerin Dostların toplantısından beklentileri olmadığına işaret etmektedir.
 
27 Martta Esad rejiminin Annan Misyonunu kabul ettiğini açıklaması, ardından 29 Marta Bağdat’taki Arap Birliği toplantısında Annan Misyonuna destek kararının alınmış olması İstanbul Toplantısında Annan Misyonuna özel bir önem verilmesine yol açmıştır. Annan Misyonunun yürütülmesine yönelik genel ilkelerin ortaya konmamış olmasından duyulan kaygı dile getirilmiş ve Annan’ın kısa sürede sürecin nasıl işleyeceğini açıkça ortaya koyması resmen talep edilmiştir. 7. Madde açıkça  “Dostlar Grubu, Ortak Özel Temsilciye, can kayıplarının devam etmesi halinde konunun yeniden BMGK’ya getirilmesi de dahil olmak üzere, bundan sonra atılacak adımlar için bir takvim belirlemesi çağrısında bulunmuştur” denmektedir. Ancak Rusya ve Çin’in toplantıya katılmaması Güvenlik Konseyi tehdidinin bir baskı unsuru olarak kullanılmasını zorlaştırmaktadır. (1)
 
Diğer yandan Suriye’nin Dostları toplantısının İstanbul’da yapılması özellikle Suriye muhalefetinin bir tarafını oluşturan Suriye Ulusal Konseyi’nin tanınmasına ciddi katkı sağlamıştır. Bu kapsamda Suriye Ulusal Konseyi’nin Suriye’deki duruma ilişkin olarak katılımcılara bir rapor sunması, Suriye Ulusal Konseyi’ni tüm Suriyelilerin meşru bir temsilcisi ve Suriyeli muhalif grupların altında biraraya geldiği şemsiye organizasyon olarak tanıması ve son olarak Konseyi Suriye muhalefetin uluslararası camia nezdinde önde gelen muhatap olarak kabul edildiğinin açıklanması önemlidir. Böylelikle İstanbul’da kurulan Suriye Ulusal Konseyi’nin Suriye muhalefetinin şemsiye örgütlenmesi olarak uluslararası alanda tanınmışlığına önemli bir katkı sağlanmıştır. Özellikle 17. Maddede belirtilen “Dostlar Grubu, Suriyelilerin önderliğinde sürdürülecek barışçıl, düzenli ve istikrarlı bir siyasi sürece teknik ve doğrudan destek dahil olmak üzere muhtemel her türlü yardımda bulunmayı taahhüt etmiştir. Bu meyanda Grup, fon sağlama ve mali destek dahil olmak üzere, Suriye halkının ihtiyaçlarının ivedilikle karşılanmasını teminen, desteğin devam ettirilmesi ve arttırılması taahhüdünde de bulunmuştur” yönündeki kararların uygulanmasında Suriye Ulusal Konseyi birincil muhatap olarak kabul edilecektir. Grup üyeleri tarafından Konseye sunulacak yardımının niteliği konusunda ise oldukça geniş bir çerçeve çizilmiştir. Doğrudan ekonomik destekten askeri desteğe kadar Suriye muhalefetinin ihtiyacı alan tüm destekler sağlanacaktır. Nitekim, Suriye muhalefetinin meşru müdafaa hakkına sahip olduğunun teyid edilmesi ile birlikte düşünüldüğünde Grup üyelerinin Suriye muhalefetini silahlandırmasının yolu aralanmış olunmaktadır.    Sonuç bildirgesinde yer alan “Dostlar Grubu, Suriye halkının kendini korumak için aldığı meşru önlemlere desteğini ifade etmiştir” paragrafı da Rusya’dan farklı olarak Dostların Suriye’deki askeri direnişi tanıdığını göstermektedir. 
  
Bu noktada maddeler halinde İstanbul Toplantısında Esad rejiminin devrilmesine yönelik izlenecek stratejileri tartışacak olursak:
1. Suriye’nin Dostları İstanbul Toplantısı ile bir kez daha askeri bir müdahale kavramını kullanmaktan kaçınarak Esad rejiminin devrilmesi için diplomatik baskı unsurlarına ağırlık vereceklerini teyid etmişlerdir. İstanbul Toplantısının ardından Dostlar Grubunun bir yandan Esad rejimi ile diplomatik ilişkilerini kesmesi diğer yandan da uluslararası alanda da rejimin tüm açılardan zayıflatılması için baskılarını ve işbirliklerini artıracakları öngörülmektedir.  Bu kapsamda Annan Misyonunun başarısızlığa uğramasının hemen ardından konunun bir kez daha Güvenlik Konseyi’ne taşınması için hazırlıkların başlatıldığı görülmektedir.
 
2. Esad rejimi devirmek için doğrudan Suriye’deki askeri direnişe destek verme konusunda açık bir mesaj verilmiştir. Dolayısıyla Dostlar Grubu Esad rejimini devirmek için doğrudan askeri eylemde bulunmak yerine Suriye muhalefetine askeri , ekonomik ve diplomatik destek verme kararı alarak, Suriyeli grupların bunu başarmasını sağlamaya çalışacaktır. Bu aşamadan sonra Suriye’deki silahlı çatışmaların daha da tırmanması gündeme gelebilir.
 
3. İstanbul toplantısı bir kez daha Rusya, Çin ve İran’ın Esad rejimine verdiği desteği ortaya koymuştur. Toplantı öncesi Rusya Dışişleri Bakanı Sözcüsünün İstanbul toplantısını dış müdahaleye gerekçe sağlama toplantısı olarak nitelendirmesi, İran’ın Başbakan Erdoğan’ın Tahran ziyaretine rağmen toplantıya katılmama kararı dikkat çekicidir. Ayrıca Press News’de yayınlanan bir ankette açıkça Türkiye’nin Suriye muhalefetine ABD, Fransa, Katar ve Suudi Arabistan’la birlikte askeri destek verdiğine dikkat çekilmektedir. Haber kanalında ABD, Katar, Suudi Arabistan ve BAE’nin Suriyeli muhaliflere 100 milyon dolarlık nakit ve askeri ekipman desteği sağlamayı teklif ettikleri belirtilmektedir. (2) 
 
4. Türkiye Suriye’nin Dostları Grubu üyelerinin Suriye muhalefetine vereceği askeri ve ekonomik desteğin koordinasyonunda önemli bir görev alacağı düşünülmektedir. Suriye askerlerinin Lübnan toprakları içinde askeri faaliyetler yürütmesi dikkate alındığında Suriye muhalefetine verilecek desteğin merkezinin Türkiye olması kuvvetle muhtemeldir.
 
 
Dipnotlar
 
1. Dışişleri Bakanlığı Resmi Web Sitesi, Suriye Halkının Dostları Grubu İkinci Konferansı Başkanlık Sonuçları, 1 Nisan 2012, İstanbul,
http://www.mfa.gov.tr/chairman_s-conclusions-second-conference-of---the-group-of-friends-of-the-syrian-people-istanbul_-1-april-2012.tr.mfa
 
2. Arab states pledge $100mn to pay salaries to Syrian rebels, http://www.presstv.ir/detail/234151.html