Yemen’de Suudi Arabistan-İran Mücadelesi

Serkan Taflıoğlu, ORSAM Ortadoğu Uzmanı
Yemen, Ortadoğu’nun tarihsel ve jeopolitik açıdan en karmaşık yapı ve konumuna sahip ülkelerinden biridir. Arap ülkeleri arasında en fakir, okuma yazma oranının en düşük olduğu ve en hızlı nüfus artış oranına sahip ülkedir. Coğrafi açıdan çoğunlukla dağlık ve çölle kaplıdır. Bu coğrafi yapı El-Kaide’nin Yemen’i Ortadoğu’da merkez üs ilan etmesinin temel sebeplerinden biridir. Yemen, 1962 yılına kadar Şiiliğin bir fırkası olan Zeydi aileler tarafından yönetilmekte idi. Fakat o sene gerçekleştirilen askeri darbe ile monarşi ilga edilerek cumhuriyet ilan edildi. Bunun ardından Suudi Arabistan ve Ürdün gibi monarşi ile yönetilen Arap devletleri ile cumhuriyet yönetimine destek veren Mısır, Suriye gibi ülkeler arasında, Yemen üzerinde bir güç mücadelesi başladı. Suudi Arabistan, Arap devletlerinde cumhuriyet yönetimlerinin yayılmasını kendisi için bir tehdit olarak algılamakta idi. Bu sebeple Suudi Arabistan Krallığı sürgündeki Zeydi ailelerine her türlü desteği sağlamıştır. Mısır yönetimi de merkezi yönetime, Yemen’e asker göndermek dâhil, her türlü yardımı yapmıştır.

Tahmini rakamlara göre Yemen’de kişi başına gelir 500 dolara kadar düşmüştür. Yemen, Saddam yönetiminin Kuveyt işgali sonrası askeri seçeneğe sıcak bakmadığını ilan etmiştir. Bunun ardından Suudi Arabistan’da bulunan 1 milyona yakın Yemenli işçi ülkesine geri gönderilmiştir. Tam da birleşme ardından yaşanan bu durum zaten var olan sosyo-ekonomik sıkıntıların artmasına sebep olmuştur. 2004 yılında Sana bölgesinin Zeydi ailesi Husi’ler, merkezi hükümetin kendi mezheplerini ortadan kaldırmaya çalıştığını ilan edip silahlı mücadeleye başlamıştır. Bunda Vahhabi ve Selefi faaliyetlerin Yemen’de artması ve Şii’lerin (Zeydi, İsmailiye ve Oniki İmam) son derece rahatsız olması etken olmuştur. Bu süreçte Suudi Arabistan yönetimi İran’ın Yemen’deki Şii’lere silah ve lojistik destek sağladığını iddia etmektedir. Fakat Husi ailesinin sözcüsü Seyid Muhammed Abdulselam son yaptığı açıklamada silahları Yemen içinden hatta bazen Yemen ordusundan temin ettiklerini açıklamıştır. Zeydi Husi ailesine Arap devletlerinden gelen diğer bir itham ayrı bir Şii devlet kurmak istedikleri yönündedir. Zeydi Husi ailesinin sözcüsü kendilerinin Yemen anayasasına bağlı olduklarını fakat merkezi yönetimin tek aileye dayalı bir sistem kurmaya çalıştığını söylemektedir.

Yaklaşık 30 yıldır Yemen’i yönetmekte olan Ali Abdullah Sali ile Husi ailesi arasında bu altıncı çatışmadır. Son olarak 2008 yılındaki çatışmalar Katar’ın arabulucuğunda bir süre kesilmiş sonra tekrar başlamıştır. Esas itibariyle Suudi Arabistan’ın temel korkusu Yemen’de İran’ın artan desteğiyle Oniki İmam Şii’liğinin yayılmasıdır. Suudi Arabistan’ın doğu ve güney bölgelerinde de Şii nüfusun bulunması bu ülke için güvenlik tehdidi olarak algılanmaktadır. İran’ın Zeydi Şii’lerini Oniki İmam Şii’liğine geçirme faaliyetleri Suudi Arabistan ve Yemen hükümetinin temel korkularındandır. Özellikle yeni Irak hükümetinde Şii’lerin artan gücü ve Yemen’de zaman içinde aynı ihtimalin söz konusu olması Suudi Arabistan için ideolojik açıdan tehdit oluşturmaktadır. Bu sebeple daha önceleri monarşi yanlısı oldukları için Zeydi İmam’lara destek veren Suudi Arabistan bugün Cumhuriyet hükümetini desteklemektedir. Kuzey Yemen’de bulunan Sa’ada bölgesi Zeydiler için dini ve siyasi merkez konumundadır. Bu sebeple Husi Zeydi ailesi bu bölgeyi dini ve siyasi açıdan korumak istemektedir.

Son zamanlarda Zeydi Husi ailesinin yerden havaya gelişmiş roketler kullanması Yemen hükümetinin İran’ı bölgeye silah desteği vermekle suçlamasına sebep olmuştur. Bölgeden gelen haberler, Irak Yüksek İslam Meclisi’nin de Zeydi ailelere destek verdiği yönündedir. Aynı şekilde yerel kaynaklara göre Yemen merkezi hükümeti de Irak eski Baas subaylarını Husi’lere karşı kullanmaktadır. Bu durum bölgede Suudi Arabistan ve İran arasında örtülü bir savaş yürütüldüğünü göstermektedir. Yemen’deki istikrarsızlık bölgedeki Arap rejimleri için tehdit oluşturmaktadır. Son olarak Yemen’de bulunan bir Suudi Arabistan vatandaşının Suudi Arabistan İçişleri Güvenlik Bakan Yardımcısı’na suikast girişiminde bulunması Suudi Arabistan’ın kaygılarını arttırmıştır. Irak hükümeti daha önce Yemen’de bulunan eski Baas subaylarının iadesini istemiş fakat Yemen hükümeti bunu reddetmiştir. Şimdi ise Irak hükümeti, Şii dini mercileri kullanarak Yemen’e arabuluculuk teklif etmektedir. Bu durum bölgede Sunni ve Şii jeopolitk unsurların örtülü savaşını net bir şekilde ortaya koymaktadır.